Pürüzsüz ve parlak bir cilt için hızlı çözüm: Peelingler, ölü cilt hücrelerini arındırarak cilde canlılık kazandırır. Daha genç ve ışıl ışıl bir görünüme kısa sürede ulaşmak isterseniz, yüz peelinglerini deneyin. Bu güzellik ritüelinin önemli noktalarını öğrenin.
Yüz peelingi cildimiz için ne yapabilir?
Peelingler, inatçı kiri ve ölü deri hücrelerini temizleyerek cildin yenilenmesini teşvik eder ve bu süreci hızlandırır, böylece cilt daha pürüzsüz ve taze bir görünüm kazanır. Ayrıca, bu ürünler yüzeydeki kornifikasyonları azaltır ve aktif bileşenlerin yoğunluğuna göre pigmentasyon problemlerini de hafifletebilir. Cildin doğal hücre ve kolajen üretimini aktive eden peelingler, bu özellikleriyle küçük çapta anti-aging etkisi gösterir. Her cilt tipine uygun peeling çeşitleri bulunmakla birlikte, akne veya nörodermatit gibi iltihaplı cilt durumları olanlarda bu ürünlerin kullanımı doktor tavsiyesiyle yapılmalıdır.
Ne tür peelingler vardır ve ne için uygundurlar?
Kimyasal peelingler, genişlemiş gözeneklere ve yağlı cilt yapısına sahip kişiler için mükemmeldir. Laktik, meyve asidi veya salisilik asit içeren bu ürünler, ciltteki proteinleri pıhtılaştırarak üst tabakadaki hücrelerin dökülmesini sağlar. Ancak bu işlem cildi güneşe karşı oldukça hassaslaştırdığı için, tedaviden sonra güneş koruyucu kullanmak zorunludur.
Mekanik peelingler ise kum taneciklerini andıran aşındırıcı içeriklere sahiptir. Genellikle cilde iyi tolere edilen bu ürünler, bakteri yayılımı riski taşıdıkları ve akneli ciltlerde durumu kötüleştirebilecekleri için sivilceli ciltlerde tercih edilmemelidir.
Enzimatik peelingler ise hassas ciltler için idealdir. Örneğin, papaya gibi kaynaklardan elde edilen enzimler, cildin üst tabakasını oluşturan ölü hücreleri gevşeten protein köprülerini parçalar ve böylece bu hücrelerin kolayca uzaklaştırılmasını sağlar.
Peeling yaparken nelere dikkat etmeliyim?
Cildimiz yaklaşık olarak her 28 gün bir kendini yenileme sürecine girer. Bu dönemde cilt hücreleri derin katmanlardan yüzeye doğru hareket eder ve nihayetinde ölür. Bu ölü hücreleri temizlemek için, haftalık veya en az iki haftada bir mekanik peeling yapılması önerilir. Ayrıca, dudaklarımızın da bakıma ihtiyacı olduğunu unutmamak gerekir. Dudak derimiz genellikle düşünüldüğünün aksine diğer cilt bölgelerinden daha hassas değildir ve hızlı kan akışı sayesinde kolayca iyileşir. Daha nazik, enzimatik peeling ürünleriyle her gün peeling yapmak da mümkündür. Eğer meyve asidi bazlı bir ürün kullanıyorsanız, tedavi sonrası ürünü dikkatlice temizlemek önemlidir – bu işleme nötralizasyon denir. Aksi halde, ürünün etkisi kontrolsüz bir şekilde sürerek ciltte tahrişe neden olabilir. Peeling işlemini akşamları yapmak, cildin gece boyu dinlenmesini sağlar ve özellikle hassas cilt tipleri için tavsiye edilir.
Tüm fırçalar çevreye zararlı mikroplastikler içeriyor mu?
Artık o eski günler geride kaldı! Bir zamanlar kendi peelinginizi yapmanız gerektiğinde, minik plastik boncuklardan kaçınmak zorundaydınız, ancak şimdi eczanelerde ve parfümerilerde mikroplastik içermeyen pek çok seçenek mevcut. Çünkü plastik parçacıkların çevreye zarar verdiği ve balıklar ile diğer deniz canlıları için tehdit oluşturduğu biliniyor. Bu yüzden, birçok kozmetik üreticisi artık bu parçacıkları kullanmaktan kaçınıyor ve yerine tuz, şeker, ince öğütülmüş meyve çekirdekleri veya volkanik taş gibi doğal aşındırıcı maddeleri tercih ediyor.
Yüz peelingden sonra cilde nasıl bakım yapılır?
Aşındırıcı peeling ürünleri, genellikle cildin su tutma kapasitesini destekleyen proteinleri çözdükleri için cildi kurutabilir. Bu sebeple, bu tür ürünleri kullandıktan sonra cilde nemlendirici sürmek büyük önem taşır. Peeling işleminden sonra cildin bir miktar tahriş olması normaldir, bu yüzden yatıştırıcı içeriklere sahip ürünler idealdir. Ayrıca, peeling yaparken aynı zamanda cilde bakım sağlayan yenilikçi ürünler de mevcuttur. Antioksidan gibi aktif bileşenler, peeling etkisiyle cilde daha derinlemesine işleyebilir ve cildin doğal koruma mekanizmalarını destekleyebilir. Eğer sabahları cilt temizliği yerine peeling tercih ediyorsanız, gün boyu ışığa duyarlı cildinizi korumak için güneş kremi kullanmanız gerektiğini unutmayın.
Peeling hakkında söylentiler. Ne doğru, ne değil?
Yaygın bir yanılgı, peeling işleminin bronzlaşmış cildi solgunlaştıracağıdır. Eğer suni bronzlaştırıcı ürünler kullanıldıysa bu durum doğru olabilir. Ancak, doğal bronzlukta, peeling uygulaması kuru ve beyazımsı üst tabakayı temizleyerek alttaki daha canlı bronzluğu daha belirgin hale getirir. Bronzluk genellikle bir ay içinde zirveye ulaşır ve daha sonra yavaşça azalır. Yüz peelinglerinin vücut için de uygun olduğu düşüncesi de yanlıştır. Yüzün vücudun diğer bölgelerine göre daha hızlı yenilenen bir cilt yapısına sahip olması, yüzün daha güçlü peeling ürünlerine tolerans gösterebileceği anlamına gelir.
Peelinglerin beyaz cilt kanserine karşı koruyucu etki sağlayabileceği ise doğrudur. Aktinik keratoz gibi cilt kanseri öncülleri, dermatolog kontrolünde uygulanan yüksek doz meyve asidi peelingleriyle azaltılabilir. Her durumda, bu tür uygulamalar için profesyonel bir doktordan tavsiye almak en iyisidir.
Tıbbi peeling özelliği nedir?
Dermatologlar bazı etken maddeleri daha yüksek dozlarda kullanmaktadır. Örnek olarak, meyve asitlerinin daha yüksek konsantrasyonlarını kullanıyorlar. Bu, tıbbi peelinglerin piyasadaki ürünlere göre cildin daha derin katmanlarına daha etkili bir şekilde nüfuz etmesini sağlar. Böylece, cildin en alt sınırlarına kadar etkileyen daha güçlü peelingler gerçekleştirilebilir. Dahası, çok invaziv ve kapsamlı kırışıklık düzeltme ile cilt yenileme etkisi sunan fenol peelingleri de uygulanmaktadır. Genellikle alacakaranlık anestezisi ile yapılan bu ağrılı işlemler, kırışıklıkları ve pigmentasyon problemlerini büyük ölçüde azaltabilir ve aynı zamanda cildin kolajen ve elastin üretimini artırabilir.